Göstermelik uyum zirvesinin gündeminde gerçek uyum politikası yok
Başbakan Angela Merkel, yarın uyum zirvesinin dördüncüsünü gerçekleştirecek. “4. Uyum Zirvesi de, göstermelik ve şov amaçlı bir etkinlik olmaktan öteye gidemeyecek” diyen diyen Sol Parti Federal Meclis Grubu Göç ve Uyum Politikası Sözcüsü Sevim Dagdelen, “Fakat Federal Hükümetin hedeflediği şov etkisi kısa sürede sönecek. Bugün tartışmanın merkezine, sözümona entegrasyon istemedikleri iddia edilen göçmenlere karşı polemiği yerleştirenler ve yeni ceza ve yaptırımlar talep edenlerin düzenlediği bu zirvenin yapılmaması daha hayırlı olurdu. Bugün gerekli olan göstermelik şovlar değil, uyum politikasının temelden değiştirilmesidir” değerlendirmesinde bulundu. Dagdelen açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
Bugüne dek düzenlenen uyum zirvelerinde çok laf edildi, ama ortada elle tutulacak bir sonuç yok. Bu sefer de durum farklı olmayacak. Federal Hükümet bir yanda kadın haklarının savunulmasından dem vururken, diğer yanda zorla evlendirmelerle mücadele adı altında evlilik süresini iki yıldan üç yıla uzatıyor ve aile içi şiddete maruz kalan kadınları bir yıl daha fazla bu şiddetin pençesinde bırakıyor. Dil ö»renmenin öneminden dem vuruyor; buna karşılık uyum kursları için kaynakları kısıtlıyor. Bir yanda eğitimin önemine ilişkin nutuklar atıyor; diğer yanda göçmenleri dışlayan eğitim sisteminde ısrar ediyor. Bir yanda yerel düzeydeki uyum projelerinin öneminden söz ediyor, diğer yanda “Sosyal Kent” gibi projelere verilen parayı kesiyor. Bir yanda katılımdan dem vuruyor, diğer yanda vatandaşlı»a geçişler engelleniyor ve yerel oy hakkı verilmiyor. Göçmenlerin meslek eğitimi ve çalışma yaşamına uyumu talep ediliyor; buna karşılık meslek eğitim yerlerinin artması için gerekli adımlar atılmıyor ve asgari ücret sistemine geçilmiyor.
Uyum politikasında temelden bir değişikliğe gidilmesinin zamanı çoktan gelmiştir. Temel hakların birbiri ardından kısıtlanması yerine göçmenlerin haklarının genişletilmesi, yaptırım ve cezalarla tehdit yerine göçmenlere yeni olanaklar sunulması, dışlamayı ve ayrımcılığı derinleştirme yerine eşit siyasal-sosyal katılım fırsatı tanınması gerekiyor.