Uyumun önündeki en büyük engel dışlayıcı politikadır

Sol Parti Federal Meclis Grubu Göç ve Uyum Politikası Sözcüsü Sevim Dagdelen, uyum kurslarına katılmayı reddettiklerini ileri sürdükleri göçmenlere yaptırım uygulanmasını savunan Hıristiyan Birlik Partili politikacıları eleştirdi. “Yetersiz olan, göçmenlerin uyum kurslarına gösterdikleri ilgi değil, hükümetin bu kurslar için ayırdığı kaynaktır” diyen Dagdelen açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
Uyum kursları konusunda edinilen tecrübeler, göçmenlerin uyum yanlısı olduğunu açıkça göstermektedir. Almanca bilmenin bir gereklilik olduğunu kabul etmeyecek bir tek göçmen yoktur. Yürürlükteki yasal düzenlemeler zaten, uyum kurslarına katılma zorunluluğunu yerine getirmeyenlere karşı uygulanması öngörülen bir dizi yaptırım öngörüyor. Para cezası, alınan yardımların kesilmesi ve hatta oturma izninin iptali gibi uygulamaları içeren bu yaptırımların uygulanmamasının nedeni, yerel yönetimlerin gevşekliği değildir. Tersine, göçmenler uyum kurslarına katıldığı için, bu yatırımların uygulanmasına gerek kalmamaktadır. Mayıs 2009’da Federal Hükümete sunduğum bir soru önergesinde, hükümetin yaptırımları nasıl uyguladığını da sormuştum. Buna verilen yanıtta, hükümetin bu konuda elinde bir veri olmadığı belirtilmişti. Bugün yaptırımların sertleştirmesini talep edenler, buna gerekçe olarak kendi taşıdıkları önyargılardan başka bir tek somut neden gösteremez.
Sarrazin’in havalandırdığı toz bulutundan yararlanarak bir yanda ‘uyum istemeyen göçmenlerden’ dem vurmak, öte yanda mali gerekçeler öne sürüp uyum kursları için ayrılan kaynakları kısmak ikiyüzlülüğün zirvesine ulaşıldığını göstermektedir.
Dil ve uyum kursları son derece önemlidir. Ancak bu kursların göçmenleri Hartz IV yasalarından, çalışmalarını engelleyen yasalardan ve eğitim sistemindeki ayrımcılıktan korumadığı da bilinen bir gerçektir. Göçmenlerin uyum konusunda yaşadıkları sıkıntıların gerçek nedeni de, uyumu ve yaşamlarını zorlaştıran bu ayrımcılık ve dışlamadır.